Fazla mesai ücreti nedir?

Fazla mesai İş Kanunu’nun belirlediği ölçüde ve şartlarda haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. 4857 sayılı İş Kanun’un 41. maddesiyle haftalık çalışma süresin 45 saat olduğu ve bunu aşan çalışma süresinin fazla çalışma olduğu belirtilmiştir.

Bu yazımızca aşağıdaki başıklar altında Fazla Mesai Ücreti ayrıntılı olarak incelenecektir.

Fazla Mesai Ücretinin İspatı

Fazla Mesai Süreleri

Fazla Mesai Ücreti Hesaplanması

Fazla Çalışma Ücreti Talep Hakkı Olmayan Meslekler

Fazla Mesai Ücreti Faizi Hesaplanması

Fazla Mesai Ücreti Zamanaşımı Süresi

Fazla Mesai Ücreti Alacak Davasında Görevli Ve Yetkili Mahkeme

Fazla Mesai Ücreti Nedir?

Fazla mesai İş Kanunu’nun belirlediği ölçüde ve şartlarda haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. 4857 sayılı İş Kanun’un 41. maddesiyle haftalık çalışma süresin 45 saat olduğu ve bunu aşan çalışma süresinin fazla çalışma olduğu belirtilmiştir.

Hizmet veya toplu iş sözleşmesi ile haftalık çalışma süresi 45 saatin altında belirlenmiş olabilir. Bu durumda sözleşme ile belirlenen süreyi aşan ve haftalık 45 saate kadar olan çalışmalar ‘’fazla sürelerle çalışma’’ olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmi beş yükseltilmesiyle ödenir. 45 saati aşan çalışmalar ise ‘’fazla çalışma’’ olarak tespit edilecektir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

Fazla Mesai Ücretinin İspatı

Fazla çalıştığını iddia eden işçi, fazla mesai iddiasını ispat etmek zorunda olup, iddiasını yazılı belgelerle ispat edebileceği gibi yazılı belgenin bulunmaması halinde tanık beyanlarıyla da ispat edebilecektir.

Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispat etmek zorundadır. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar da kesin delil niteliğindedir. Zira imzalı bordroda görünen fazla mesai ücret alacağının ödendiği kabul edilir. Ancak bordroda fazla çalışma bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde işçi fazla çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilmektedir. İşyeri kayıtları, iş yerine giriş çıkışları gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ayrıca yazılı belgenin olmaması durumunda tarafların tanık göstererek sonuca gidebileceği de kabul edilmektedir. Bunların dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilmektedir. Yargıtay 9 H.D. 2008/17722 E. – 2010/3192 sayılı Kararında: ‘’Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Bordroda fazla çalışma bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde işçi fazla çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.’’ şeklinde karar vermiştir.

Önemle belirtiriz ki üstün tutulması gereken tanıklar bulunmaktadır. Bunlar işyerinde veya komşu işyerlerinde çalıştığı için görgüye dayalı bilgi sahibi olan, işverene karşı açılmış davası bulunmayan veya işyerinde çalışmayan tanıklardır. Bunların dışında dinlenen tanıkların tarafsız olması gerekmektedir. Ayrıca tanıklar işveren taraf ile menfaat birliği içinde olmaması ya da işçi tarafla bir husumetinin olmaması gerekmektedir.

Yazılı puantaj kayıtların olması halinde tanık beyanları esas alınarak tespit yapılması mümkün değildir. Tespit kayıtları esas alınarak yapılmak zorundadır.

Fazla Mesai Süreleri

Öncelikle fazla saatlerle çalışmak için işçinin onayının alınması gerekmektedir. Ancak işçinin onayının alınması durumunda işçiye fazla mesai ücreti ödenmeyeceği veya işçinin bu haklarından feragat ettiği anlamına gelmemektedir. İşçi bu onayı verse de vermese de fazla mesai yaptığı takdirde bu ücreti talep etme hakkı vardır. İşçinin yazılı onayının olmaması ve işçinin fazla mesai yapması durumunda da işçinin yaptığı çalışma fazla mesai olarak kabul edilir. Dolayısıyla fazla mesai davası açma veya ücretini alma hakkını engellemez. 

Günlük çalışma süresi 11 saat ile sınırlıdır. Bu saati aşan çalışmalar, haftalık 45 saati aşmasa da, gün olarak fazla çalışma sayılır. Bunun yanında işçilerin gece çalışmaları günde 7,5 saati geçemez. Gece çalışmalarında haftalık 45 saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa da günde 7,5 saati aşan gece çalışmaları için fazla çalışma ücreti ödenir. Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda 270 saatten fazla olamaz.

Ara dinlenme molaları denilen çay ve yemek molaları fazla çalışma sürelerinden indirilerek hesaplama yapılır. Yargıtay uygulamalarında;

-          7,5 saatin altındaki çalışmalarda 30 dakika ara dinlenme.

-          7,5 saat ile 11 saat ( 11 saat dahil) arasındaki çalışmalarda 1 saat ara dinlenme.

-          11 saatin üzeri çalışmalarda 1,5 saat ara dinlenme.

Fazla Mesai Ücreti Hesaplanması

Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir. Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbeş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esaslar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.

Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir. İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.

Fazla Çalışma Ücreti Talep Hakkı Olmayan Meslekler

İşyerinde üst düzey yönetici olup mesaisini kendi belirleme imkanına sahip olan, örneğin şantiye şefi, genel müdür, benzeri çalışanların çalışma saatlerini kendilerinin belirleyebileceği, fazla çalışma karşılığı ücretinin aylık ücretinin içerisinde olduğu kabul edilmektedir. Ancak iş yerinde üst düzey yöneticinin çalışma saatlerini belirleyen yönetim kurulu üyesi ve benzeri işveren temsilcisi var ise bu kurala istisna olabilmektedir. Yine zincir mağaza, market ve benzeri işyerlerinde, o işyerinin üst düzey yöneticisi mağaza müdürü olsa dahi, işyerinin açılış ve kapanış saatlerinin belirleme imkanına sahip olmadığı için mesaisini kendisinin belirlediği kabul edilmeyecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.11.2006 gün ve 2006/9-676 E. - 2006/727 K.)

Kapıcıların esnek çalışma saatlerine tabi oldukları ve kapıcı konutları da işyerinin içinde olduğundan fazla çalışma yaptıkları kabul edilmemektedir.

Karayolları Trafik Yönetmeliği 98. maddesine göre şoförlerin bir günde dokuz saatten fazla araç kullanmaları mümkün değildir. Takograf kaydı ve belge gibi kesin deliller sunulmadığı halde, yasaya göre şoförlerin bir günde en fazla dokuz saat çalıştığının kabulü gerekmektedir.

Her meslek grubunun şartları ve çalışma şekli farklı olduğundan fazla çalışma olup olmadığı her somut olaya göre faklı bir şekilde araştırılması gerekmektedir. Ayrıca fazla çalışma saatlerinin belirlenmesinde davacı işçinin talebi aşılmamalıdır.

Fazla Mesai Ücreti Faizi Hesaplanması

Fazla mesai ücreti 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereğince ‘’Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.’’

Fazla mesai ücretine ilişkin faiz başlangıç tarihi; ihtarname tarihi, ihtar yoksa dava ve ıslah tarihidir. Ayrıca arabuluculuk son tutanak tarihi temerrüt tarihi olarak da kabul edilmektedir. Dolayısıyla faizin başlangıç tarihinin Arabuluculuk Son Tutanağının düzenlendiği tarih olarak kabul edilmektedir (Bölge Adliye Mahkemesi Diyarbakır 8. Hukuk Dairesi 2019/48 E. - 2019/ 53 K.)

Fazla Mesai Ücreti Zamanaşımı Süresi

4857 sayılı İş Kanun’un 32/8 maddesinde ‘’Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi beş yıldır’’ şeklinde belirtilmiştir. Bunun yanında tazminat niteliğinde olmayan ücret niteliği ağır basan işçilik alacakları Borçlar Kanunu 147.maddesine göre de beş yıllık zamanaşımına tabidir.

Fazla Mesai Ücreti Alacak Davasında Görevli Ve Yetkili Mahkeme

Fazla mesai ücreti alacak davası İş Mahkemesinde veyahut iş davalarına bakmakla görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmalıdır. Yetkili iş mahkemesi dava tarihinde işverenin ikametgâhının bulunduğu veya işçinin işini yaptığı yer mahkemesidir.

Dava şartı olan arabuluculuk faaliyeti sonrası iş mahkemelerinde dava açmak gerekmektedir. Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır.

AVUKAT NAZİME KALAN